EPSU, Türkiye’nin İstanbul Sözleşmesi’nden çekilmesini ve Polonya’daki sözleşmeye ilişkin oylamayı kınadı:

Turkey withdrawal Istanbul Convention demo' photo KESK

(22 March 2021) “Sizin” kadınlarınız değiliz, şiddetten uzak bir yaşamı hak eden insanlarız!

EPSU, Türkiye’nin İstanbul Sözleşmesi’nden çekilmesini kınamaktadır. Türkiye Cumhurbaşkanı, Türkiye'nin 2012'de imzaladığı uluslararası belgeden çekilme kararını parlamentoda tartışılmaksızın aldı. Türkiye bu anlaşmayı kendi Avrupa Konseyi Dönem Başkanlığı sırasında imzalamış ve Avrupa’da onaylayan ilk devlet olmuştu. Sözleşmenin amacı kadına yönelik şiddeti önlemek, mağdurları korumak, failleri kovuşturmak ve şiddetten uzak bir yaşam için temel kadın haklarını savunmaktır. Türkiye cinsiyete dayalı şiddetten muaf değildir ve bu geri çekilme kararı mevcut durumu görmezden gelmek, yapısal ayrımcılığı ve şiddeti kabul etmek anlamına gelmektedir.

Birkaç gün içinde Polonya Parlamentosu, Cumhurbaşkanı’nın İstanbul Sözleşmesi’nden geri çekilmesini ve yerine aşırı muhafazakâr bir düşünce kuruluşu tarafından hazırlanan bir alternatifi geçirmeyi oylayacak. EPSU bu konuda daha fazla ilerlememeye çağırıyor ve bu girişimi kınıyor.

Ülkeler farklı olabilir ancak geri çekilme için iddia edilen argümanlar oldukça benzer: Aile yapısını bozmak, LGBTQ+ aileleri teşvik etmek ve “’bizim kadınlarımızın haklarını, hukuklarını korumak için dışarıdan model almaya, tercüme yapmaya ya da kopya çekmeye” karşı çıkmak. Bunlar, kadınları kontrol altında tutmak ve LGBTQ+ bireyleri baskılamak için manipülatif argümanlardan başka bir şey değildir. Bu, ayrıcalıklı erkeklerin kadınlar üzerinde kontrol sahibi olduğu ve insanların kendi kaderini tayin hakkını hükmetmek istedikleri adil olmayan bir toplumun tasviridir. Bizler, devlet yönetimindeki erkeklere “sizin” kadınlarınız olmadığımızı; yapısal ayrımcılık, şiddet, ikinci sınıf vatandaş muamelesi ya da devamlı insan hakları ihlalleri görmeden; kadınların kendi malı olduğuna inanan erkekler tarafından öldürülmediği, şiddetten uzak yaşamları hak eden insanlar olduğumuzu hatırlatıyoruz.

EPSU bu eylemleri son derece korkutucu bulmakta; AB Komisyonu’nu bu konuyu tartışmaya açmaya ve Sözleşmeyi onaylamaya çağırmaktadır. Altı AB ülkesi hala İstanbul Sözleşmesini onaylamadı ve bu ülkelerdeki kadınlar da korunmayı hak ediyor. Avrupa Birliği Komisyonu, durumun çözülmemesi halinde 2021'in sonuna kadar bir yasama metni önerme sözü verdi. Tüm kadınları ve tüm kadın işçileri, şiddet ve ayrımcılıktan koruyacak AB düzeyinde bir araca ihtiyacımız var. Ancak, AB dışındaki kız kardeşlerimizi de unutmamalıyız; EPSU, Moldova, Ukrayna ve Ermenistan da dahil olmak üzere, İstanbul Sözleşmesini henüz onaylamamış olan tüm Avrupa ülkeleri tarafından onaylanması için faaldir ve çabalamaya devam edecektir.

For the ETUC position

Türkiye